Haber

Adana’da düzenlenen sempozyumda deprem riskli yapılar ele alındı

KAHRAMANMARAŞ merkezli deprem nedeniyle yıkımların yaşandığı Adana’da ‘Şubat 2023 Deprem Sempozyumu’ düzenlendi. İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç, “TBMM’nin 6 Şubat depremiyle ilgili yayınladığı Mayıs 2023 tarihli rapordan anlaşıldığı üzere ülke genelinde sadece 238 bin civarında riskli bina yıkıldı. Son 11 yılda, yani 2012’den bu yana ‘kentsel dönüşüm’ adı altında müdahale edildi ve yenilendi.” O tarihten bu yana riskli görülen bina büyüklüğünün sadece yüzde 3 ila 4’ü yenilendi.

Türk Mühendisler ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası (IMO) Adana Şubesi tarafından kentte bir otelde düzenlenen 3 gün süren sempozyuma, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı İnşaat Genel Müdürü Zeydan Karalar katıldı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İşleri Banu Aslan, IMO. Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç, IMO Adana Şube Başkanı Hasan Aksungur, bakanlık yetkilileri, akademisyenler ve çok sayıda inşaat mühendisi katıldı. Sempozyumun ilk günü gerçekleştirilen oturumlarda, Kahramanmaraş merkezli büyük depremlerin 1. yıl dönümünde depremlerin yeniden gündeme getirdiği mühendislik, mimarlık ve müteahhitlik sorunları ile deprem yer hareketi ve yer davranışı konuları ele alındı. tartışıldı.

200 BİNDEN FAZLA BİNA AĞIR HASAR GÖRDÜ

6 Şubat’ta yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin, büyüklüklerinin yanı sıra şiddet, yıkıcılık ve ivme açısından da yerbilimciler ve sismologların beklentilerini aştığını belirten IMO Yönetim Kurulu Başkanı Taner Yüzgeç, ” Bu kadar büyük depremler karşısında kayıpları sıfıra indirmek mümkün olmayabilirdi.” Ancak böylesine korkunç bir durumla karşılaşmak elbette önlenebilirdi. Resmi rakamlara göre 50 binin üzerinde insan hayatını kaybetti. Yaklaşık 40 bin bina yıkıldı, 200 binden fazla bina da ağır hasar gördü. Cumhurbaşkanlığı’nın verdiği bilgiye göre maddi kaybın 100 milyar doların üzerinde olduğu iddia ediliyor. Siyasi karar “Sağlayıcıların deprem bölgesine daha fazla kaynak ve fırsat sunması, yasal düzenlemeleri bir an önce yapması ve en azından bu iller için yüksek yaşam maliyetinin etkilerini ortadan kaldırması gerekiyor” dedi.

Ülkedeki yapı stoku hakkında bilgi veren Taner Yüzgeç, sözlerine şöyle devam etti:

“Ülkemizde mevcut yapı stoğunun büyük çoğunluğu deprem yönetmeliği dikkate alınarak inşa edilmemiştir. Yapı ya mühendislik hizmeti alınmadan üretilmiş ya da bu hizmeti yeterli düzeyde almamıştır. Temmuz 2001 tarihli rapora göre İzmir depremi sonrası Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kurulan araştırma komisyonu, Türkiye’de 10 bina Bir milyon civarındaki bina stoğunun yaklaşık 6-7 milyonu riskli bina statüsündedir.Bu risk ortadan kaldırılmadığı veya azaltılmadığı sürece, Ülkemiz tekrar tekrar büyük yıkımlarla karşı karşıya kalacak ve deprem sonrası çabalarda yetersiz kalmaya mahkum olacak. Bırakın bu riskli yapılara müdahale etmek onların varlığı tespit bile edilemiyor. Demek ki sorunumuz çok daha büyük. İtirazlar olabilir. 12 yıldır yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları örnek olarak verilebilir ama TBMM’nin 6 Şubat depremiyle ilgili Mayıs 2023 tarihli raporundan anlaşıldığı üzere sadece 238 bin civarında riskli bina var. Son 11 yılda ülke genelinde kentsel dönüşüm denildi. Yani 2012’den bu yana riskli görülen bina büyüklüğünün sadece yüzde 3 ila 4’ü kadarı yenilendi.”

27 GÜNDE 9 BİN 284 KİŞİ HASAR MUAYENESİNİ TAMAMLADI

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İnşaat İşleri Genel Müdürü Banu Aslan, hasar tespit çalışmaları hakkında bilgi vererek şunları söyledi:

“1999 depreminden sonra yapı kontrol sisteminin kurulması, kentsel dönüşüm çalışmalarının yapılması, mevzuat ve uygulama gibi birçok düzenleyici ve denetleyici çalışma yapıldı. Ayrıca hasar tespit çalışmalarına hem sistematik hem de lojistik olarak destek verildi. Eğitimler verildi. 2023 depremlerinde 11 ilde 9 bin kişi hayatını kaybedecek. Hasar tespiti alanında 284 inşaat mühendisi ve mimar görev yaptı. Ön hasar tespiti, itiraz hasar tespiti ve nihai hasar tespiti aşamalarında çalıştı. Bu illerde hasar tespiti 27 günde tamamlandı. 3 aşamalı kontrol sisteminin ardından yüzde 4’lük itiraz geldi. Bu çok büyük “Bu bir deprem için iyi bir oran. İtiraz sonrası hasardaki değişim oranı ise yüzde 0,8 oldu. Bu yönüyle hızlı ve zor şartlara rağmen hasarın ne kadar iyi verildiğinin göstergesidir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu